AHMET KANNECİ'DEN ÇOK ÖNEMLİ BİR ARAŞTIRMA!

Öncelikle böyle bir çalışmayı yapan (uzaktanda olsa) hocamız Ahmet KANNECİ ye çalışması için teşekkür ederek paylaşmak istedim. Günümüz Türk gitar bestecileri ve çalışanları için önemli kılavuz bir çalışma.
Süleyman EKER


"GİTAR İÇİN BESTE YAPMIŞ TÜRK BESTECİLERİNİN EĞİTİMİ VE YAPITLARININ ULUSLAR ARASI GİTAR REPERTUARINDAKİ YERİ"
Gazi üniversitesi Ankara 2001
Herhangi bir yazılı kaynak bulunmaması nedeniyle Türkiye’de klasik gitarın oluşma ve gelişme süreci değişik yaş gruplarından gitar çalmış gitar dersi vermiş konuyla ilgili bilgisi olan insanlarla görüşülerek elde edilmeye çalışılmıştır. Bilgi toparlanması amacıyla merhum Savaş Çekirge merhum Can Aybars’ın ses kayıtları ve/veya bıraktıkları aydınlatıcı dokümanlar ile birlikte; ülkemizde en uzun süredir klasik gitarla uğraşan gitaristlerinden Sayın Fazıl Abrak Sayın İrkin Aktüze ve Sayın Misak Toros’un bazı kısımları belgeli olan bilgilerine ulaşılarak elde edilmiştir. Bu konuda detaylı bir araştırma yapılması ülkemizde klasik gitarın gelişim sürecini belgelemek için çok yerinde bir karar olabilir.

Ülkemizde klasik gitar ile ilgili bilinen en eski gitar öğretmeni aynı zamanda çok iyi bir gitarist olan Andrea Paleologos ( 1911-1997 ) ‘dur. Andrea Paleologos müzisyen anne-babanın çocuklarından müziği meslek olarak seçen tek çocuğudur. 1918-1920 yıllarında İstanbul’da babasının yönettiği 65-70 kişilik orkestraya katılmış ve solo mandolinci olarak bir çok konserde yer almıştır. Mandolin ve keman çalmada gösterdiği üstün yeteneğe rağmen müzik hayatını klasik gitarla sürdürmeye karar vermiştir. O günlerdeki gitar çalma stilinden tatmin olmayan Paleologos yeni bir teknik olan destekli vuruş sistemini benimsemiş olan “Tarrega Yöntemi”ni kabullenir. Daha sonra özellikle İstanbul’da yoğunlaşan konserler verir ( 1931-1942). 1934 yılında Atina’da verdiği bir konserden sonra gelen konser turu yapma teklifini usta gitarist yaşamını gezgin bir gitarist olarak sürdürmek istemediğinden kabul etmemiştir. Paleologos 1964 yılında Yunanistan’a göç etmiştir. Yapılan her türlü davete Türkiye’ye büyük sevgi duymasına rağmen “Benim kalbim o heyecana dayanamaz ölürüm” diyerek yanıt vermiş ve ölümüne kadar da bir daha Türkiye’ye gelmemiştir.

Andrea Paleologos bir çok öğrenci yetiştirmiştir. Öğrencileri arasında İtalya doğumlu olup İstanbul’da yaşayıp daha sonra Arjantin’e göçüp orada ölen ve yaşamı boyunca gitar repertuarına çok değerli beste ve düzenlemeler kazandırmış olan Mario Parodi; gitarı Ankara’ya götürenlerden Can Aybars; ilk Türkçe gitar metodunu yazan Ziya Aydıntan; o dönemin ülkemizde en güzel gitar çalanlardan biri olan Sava Palasis; daha sonra Türkiye gitar hayatına çok değerli gitaristler kazandıran Savaş Çekirge; halen İstanbul’da dersler veren ve gitar için modern eserler besteleyen Misak Toros gibi ülkemiz gitar yaşamının gelişiminde çok önemli görevler almış gitaristler vardır.

Andrea Paleologos’un klasik gitar için yaptığı çok değerli düzenleme ve etütler “Musikverlag V. Hladky Wien” edisyonu tarafından yayınlanmıştır. 1997 yılında kaybettiğimiz bu ustanın Gitar için yaptığı düzenlemeler halen gitar çalanlar için çok değerli kaynaktır.

Rana Erksan ve Cemal Reşit Rey’in öğrecisi olan Yüksel Koptagel 1954 yılında ilk kez ülkemize gelen çağımızın en önemli gitar müziği bestecilerinden olan Joaquin Rodrigo’nun yardımlarıyla önce Madrid ( İspanya ) ve daha sonra Paris’e (Fransa) giderek bestecilik tahsili yapmıştır. İspanya’daki gitar çevresinden etkilenen Yüksel Koptagel klasik gitar için besteler yapmıştır. 1958 yılında Almanya’da yayınlanan bu besteler Türkiye Gitar Tarihi’nde ulaşılabilen ilk besteler olduğu için bir anlamda “Türkiye’de bestelenen ilk klasik gitar eserleridir” denilebilir.

1960’lı yıllara kadar özellikle Paleologos’un ülkeye kazandırdığı gitar merakı ve heyecan o günkü gençler arasında bu enstrümana olan ilgiyi çok artırmıştır. Bu merak gitar yaşamının önemli çarklarından olan gitar yapımı ya da aksesuarı konusuna da ivme kazandırmış neticesinde Onnik Mavrusi Lipe Nicocosian İzzet Sevilla gibi enstrüman yapımcılarının gitar yapmalarına neden olmuştur. Yine aynı yıllarda Fransa’da yaşayan Rıfat Esenbel 1990’lı yıllara kadar dünyanın en iyi gitar telleri arasında sayılan “Concertiste” ve “Fantasia” gitar tellerini üretmiştir. Gitar severleri bir araya getirerek gitarı yaygınlaştırma örgütlü ve düzenli hareket etme amacıyla “Gitar Sevenler Derneği” kurma çabaları sonuç vermemiştir. Sonuç alınamamasına rağmen bu toplantılar yeni gelen kuşaklara geçmiş ve bu günkü dostluklara kadar uzanmıştır.

Dernek kurma fikri Ankara’da gitar yaşamının oluşması ve gelişmesinde çok önemli görevler yapmış olan Can Aybars’tan çıkmıştı. Can Aybars mülkiye tahsili yapmış olup aynı zamanda örgütlü ve düzenli çalışma konusunda da bilgiliydi.1917’de Saratof‘ta (Rusya) doğmuştur. Rusya’daki ihtilal nedeniyle ülkemize göç eden ailesiyle İstanbul’a ulaşmışlardır (1921). Göç sırasında babasını kaybeden Can Aybars yetimlerin kabul edildiği Darüşşafaka’da eğitim görmüştür. İstanbul’da geçen bu yıllarda Andrea Paleologos ile çalışmış daha sonra yüksek tahsil nedeniyle Ankara’ya göç etmiş ve bu şehirde özel gitar dersleri vermeye başlamıştır. Bir yandan da Ankara Radyosu’nda gitar kayıtları yapmış ve ölümüne kadar da bitmez tükenmez enerjisini gitar öğrencilerine ve gitara özgü bir Türk repertuarı oluşturmaya adamıştır. Bu ustanın ders verdiği öğrenciler arasında yeğeni İrkin Aktüze Nejat Başar Alpkağan Taçoy Atilla Argın gibi daha sonraki yıllarda gitara çok hizmet etmiş gitaristler vardır. Can Aybars 1999 yılında Ankara’da vefat etmiştir.

Aynı yıllarda Ziya Aydıntan’da Ankara’da yaşıyordu. Ziya Aydıntan Atatürk Lisesi ve Gazi Eğitim Enstitüsü’nde müzik öğretmeniydi. Ülkemizde ilk kez bir gitar orkestrası oluşturmuş ve bu orkestra ile konserler gerçekleştirmiştir. Ankara’da Can Aybars’ın usta yetiştirme çabaları Ziya Aydıntan’ın eğitime ağırlık vermesiyle birbirini tamamlayan unsurlar olmuşlardır. Bu çabaları sonucunda Ziya Aydıntan 1970’li yılların başından bu yana ülkede gitarın bilinçli yayılmasında çok etkili olan ilk Türkçe “Klasik Gitar Metodu” nu ve arkasından “Klasik Gitar Albümü” nü yayınlamıştır.

Ziya Aydıntan ve Can Aybars’ın Ankara’daki gayretleri sürerken Ankara Atatürk Lisesinde öğrenim gören Can Aybars’ın yeğeni İrkin Aktüze dayısından özel gitar dersi almaya başladı. Üstün yetenek gösteren İrkin Aktüze 1952 yılında Mimarlık eğitimi için gittiği Almanya’da (o tarihte Batı Almanya) gitara iyice yoğunlaştı. 1 Ekim 1954 tarihinde İtalya’da uluslar arası bir yarışma olan “Cremona Gitar Yarışması” na katıldı ve “Birincilik Ödülü” aldı. Bu bir Türk gitaristin uluslar arası alanda aldığı ilk ödüldür. Bu yarışmanın olduğu günlerde konser vermek üzere Cremona’ya giden ünlü gitarist Sigfrid Behrend ile karşılaştı. Almanya’ya dönüşünde ise Sigfrid Behrend ile çalışmaya başladı. İrkin Aktüze Türkiye’ye dönünce İstanbul Radyosu’na girdi. 1965 yılında ise İstanbul Radyosu Müzik Yayınları Müdürü oldu. Radyoda çalıştığı süre zarfında günümüze kadar aralıksız devam eden çok değerli gitar programları yaptı. Bu gitar müziğinin ülke geneline yayılması konusunda çok önemli bir hizmet olmuştur. Bu arada 1968 yılında Ergican Saydam Hülya Saydam Demirhan Altuğ Cenan Akın Ahmet Yürür Gülden Turalı Reşit Erzin gibi önemli isimlerle birlikte İstanbul’da “Meleknaz Müzik Okulu” ‘nun kuruluşunu gerçekleştirdi ve okulun faaliyet gösterdiği yaklaşık dört yıl boyunca bu kurumda gitar öğretmenliği yaptı. Bu okul Türkiye’de gitar eğitiminin kurumsallaşması ve genel müzik eğitimi ile birlikte ele alınması konusunda yapılanmış ilk atılım olarak kabul edilebilirse de mali sıkıntılar bu değerli okulun eğitimini devam ettirmesine engel olmuş ve yaklaşık dört yıl sonunda kapanmak zorunda kalmıştır.

Bugün İstanbul’da yaşayan Fazıl Abrak ve Ertuğrul Şatıroğlu ülkemizde yetişen ilk kuşak gitaristlerindendirler ve onlar için gitar duayenleri yakıştırmasının uygun olduğu düşünülmektedir. Fazıl Abrak Ziya Aydıntan ile birlikte müzik hayatına klasik mandolin çalarak başlamıştır. Daha sonra gitar çalmaya gönül vermiş ve gitar çalmayı tek başına öğrenmiştir. Gitara olan yeteneği dikkatleri üzerine toplamış sonuçta döneminin en ileri gelen gitaristlerinden biri olmuştur. Sanatçı tıp tahsili yapmış ve operatör olarak hayatını devam ettirmiştir. Yoğun meslek yaşamı sanatçıyı gitar çalmaktan biraz uzaklaştırınca sanatçı gitar dünyasına yeni eserler kazandırmak amacıyla daha ziyade gitar için düzenleme yapmaya yoğunlaşmış ve düzenlediği eserleri yayınlamaya hazır duruma getirmiştir.

İrkin Aktüze ile olan dostluğu Sigfrid Behrend’in Türkiye ile ilişki kurmasına neden olmuştur. 1955 yılında ilk kez Türkiye’ye gelen Sigfrid Behrend özellikle Can Aybars ile çok köklü dostluk kurmuşlar ve bu dostluğu yıllarca sürdürmüşlerdir. Sonucunda Sigfrid Behrend sürekli ülkemizi ziyaret etmiş düzenli konserler vermiştir. Ankara ve İstanbul dışında ayrıca Eskişehir Samsun Bursa İzmir Antalya gibi şehirlerde de konserler vererek gitarın tanınmasında ve yayılmasında çok önemli hizmetler vermiştir. Konser vermenin yanında bazı Türk eserlerinin Almanya’da yayınlanmasında çok yardımcı olmuş bazılarının yayınlanmasını gerçekleşmesinde rol almıştır. Sigfrid Behrend’in Türkiye’ye olan sevgisi o kadar çoğalmıştır ki Türk vatandaşlığına geçmek için teşebbüslerde bulunmuş fakat sonuçta Alman vatandaşı olarak kalmıştır. Ölümüne kadar da ülkemizi ziyaret etmeye devam etmiştir ( 1990 ).

Andrea Paleologos’un o dönemde öğrencisi olup gitar ile ilgili çalışmalarını günümüze kadar sürdüren ülkemizde yaşayan en eski öğrencisi 1940 doğumlu Misak Toros’tur. Bu sanatçı modern gitar tekniklerini öğrenmek amacıyla ülke dışına çıkıp ünlü gitaristlerden ders alan ilklerdendir. Uruguay’lı ünlü gitarist Oscar Caceres ve Amerika Birleşik Devletlerinde yaşayan barok müzik uzmanı David Grimes ile çalışmıştır. Çok güzel gitar çalmasının yanında kompozisyona da yoğunlaşmıştır. Jirar Aslan’dan kompozisyon dersleri alan sanatçı gitar için beste yapan ilk Türk klasik gitaristi olmuştur. Yaptığı modern besteler uzun süre ilgi görmemesine rağmen bu doğru ve gerekli konunun üzerine giden Misak Toros ülkemizdeki gitaristler arasında modern müziğin kabul edilmesinde çok önemli bir görevi üstlenmiştir. Halen İstanbul’da öğrenci yetiştiren gitarist-besteci Misak Toros gitaristlerin işine çok yarayacak önemli bir eksiği kapatacak “Gitaristler için Armoni” kitabı yazmış yayına hazır hale getirmiştir.

Yetmişli yıllarda ülkemize gelip daha sonra halkın yoğun ilgisi ve beğenisinden dolayı sürekli konserler vermek üzere Türkiye’yi ziyaret eden Alirio Diaz ülkemizde gitarın gerekli konuma ulaşması yolunda başlangıç olmuştur. Türkiye gitar yaşamı artık bu müzik tarihinin devi tarafından sahiplenilmişti. Sürekli verdiği konserler yanında Cemal Reşit Rey tarafından yazılıp kendisine ithaf edilen Gitar Konçertosu’nun dünya da ilk seslendirilişini de yapmıştır. 1976 yılında tanıdığı Ahmet Kanneci’yi öğrencisi olarak kabul etmiş ve günümüze kadar ilgisini dersler vererek sürdürmüştür. Birlikte düo gitar konserleri gerçekleştirmiştir. Ülkemizin değişik şehirlerinde de konserler veren sanatçı Sevda Cenap And Müzik Vakfı’nın düzenli olarak iki yılda bir gerçekleştirmek üzere karar verdiği “Antonio Lauro Gitar Bienali” ‘nin kurucusu ve onursal başkanı olmuştur. Bu nedenle Asya Avrupa ve Amerika kıtalarından davet edilen önemli gitaristler her iki yılda bir Ankara’da bir araya gelmekte Türk gitaristler ve gitar öğrencileri ile çalışmalar yapmaktadırlar. Sevda Cenap And Müzik Vakfı gelen gitaristler için Ankara dışındaki şehirlerde de konserler düzenleyerek gitarın Anadolu’ya yayılması konusunda çok değerli katkılarda bulunmaktadır.

1974 yılında Ankara’da Gazi Eğitim Enstitüsü’nde “Okul Çalgıları” bölümüne eğitimde kullanılmak üzere gitar dersi konulmuştur. İspanya’ya viyolonsel eğitimi için gittiği yıllarda gitar da öğrenen Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası viyolonsel sanatçısı Erol Küyel de gitar öğretmeni olarak tayin edilmiştir.

Ülkemizde klasik gitarın gelişiminde en önemli hizmet verenlerden biri de Savaş Çekirge’dir. Savaş Çekirge sosyal kişiliği ile gitaristlerin birbirleriyle ilişkiler kurmasında çok yararlı olmuştur. Çok sağlam olan gitar tekniği bilgisi ve yurt dışı ilişkileri Türk gitaristlerin uluslar arası seviyeyi yakalamaları konusunda Türkiye gitar yaşamına önemli katkılar sağlamıştır. Öğrenci yetiştirmekten ziyade yetişmiş olanları konser platformuna çıkartmak için gerekli bilgi donanım konusunda önemli bir açığı kapatan sanatçı aynı zamanda zengin nota ve kayıt koleksiyonunu Türk gitaristlere sunarak genel gitar kültürü ve aktüalitesindeki çok önemli bir açığı kapatmıştır. Savaş Çekirge sürekli olarak yurt dışı gitar yaşamı ile irtibat kurmuş çok değerli gitaristlerin ülkemize gelmesine ön ayak olmuştur. Hocası Andrea Paleologos gibi birçok düzenleme yapan Savaş Çekirge’nin çalışmaları sadece Türk gitaristler tarafından değil diğer ülke gitaristleri tarafından da büyük ilgi görmüştür. Engin bilgisi ve tecrübesi Savaş Çekirge’nin yurt dışında klasik gitar yarışmalarına jüri üyesi olarak davetler almasına neden olmuştur ve bu nedenle Almanya Polonya Arjantin Fransa’ya gitmiştir. Güney Amerika müziğinin antolojisi gibi yorumlanabilecek Jorge Cardoso’nun “Los Mita-İ” isimli eserinin dünyadaki ilk edisyonunu gerçekleştirmiştir. Zamansız ve ani vefatı yayınlanmak üzere olan bir çok çalışmasının gecikmesine neden olmuştur.

Ankara’lı gitarist İhsan Turnagöl 1970’li yıllarda Avrupa’ya giderek Konrad Ragossnig’in öğrencisi olmuş ve ilk profesyonel gitarist olmak için yola çıkmıştır. Halen Almanya’da yaşayan İhsan Turnagöl’ün Almanya’da yaptığı uzun çalar kaydı bir Türk gitarist tarafından kaydedilen ilk audio kayıttır.

1976 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde öğrenciler tarafından Klasik Gitar Topluluğu kurulmuştur. Bu topluluk sayıları 350’yi geçen üyesiyle belki de bir ilki gerçekleştirmiştir. Sürekli derslerin verildiği konserlerin düzenlendiği topluluk etkinlikleri kısa sürede sonuç vermiş ve daha sonra ülke gitar yaşamında adı çokça geçecek genç gitaristler buradan çıkmıştır. Aralarında ülkemizdeki ilk gitar yarışmasının birincisi Cem Duruöz ikincisi Zafer Özgen beşincisi Fatih Yazıcı; daha sonra ki yarışmada birinci olan Orhan Anafarta; Fransa’da uluslar arası yarışmada ayrı yıllarda birincilik ödülleri alan Suat İdil ve Emre Sabuncuoğlu; yine 1996 yılındaki ulusal yarışmada birinci olan Emre Sabuncuoğlu; 1998 yılındaki ulusal yarışmada üçüncü olan Gutay Yıldıran gibi gitaristler hep bu topluluk üyeleri arasından çıkmıştır.

1977 yılında Mimar Sinan Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda gitar sanat dalı açılmıştır. Profesyonel gitarist yetiştirmek amacıyla Türkiye gitar tarihinde bir konservatuarda ilk kez bir gitar sanat dalı açılmıştır. Burada gitar dersleri vermek üzere İtalyan gitarist Carlo Domeniconi tayin edilmiştir. Carlo Domeniconi iki yıl ders verdikten sonra tekrar yurt dışına dönmüş ve yerine günümüzde halen bu kurumda ders vermeye devam eden Ertan Birol atanmıştır. Mimar Sinan üniversitesi Devlet Konservatuarı ilk mezununu 1984 yılında vermiştir. İlk mezun olan gitarist-besteci Erdem Sökmen mezuniyetini takip eden yıl 1985 yılında ilk kez İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda Gitar Sanat Dalı’nı açmıştır. Böylelikle halen bu konservatuardaki görevini sürdüren sanatçı ülkemizde gitar eğitimi görüp profesyonel olan yetişen ilk gitaristtir.

Araştırmacı ön ayak olduğu ODTÜ Klasik Gitar Topluluğu’ndan başka;1984 yılında ODTÜ’de sonradan adı “Müzik Ve Güzel Sanatlar Bölümü” olan gitar çalışmalarını; 1985 yılında Hacettepe Üniversitesi Devlet Konservatuarı Gitar Sanat Dalı; 1986 yılında Bilkent Üniversitesi Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi Gitar Sanat Dalı; 1990 yılında Anadolu Üniversitesi Devlet Konservatuarı Gitar Sanat Dalı’nın kurulmasını gerçekleştirmiş ve adı geçen kurumların gitar sanat dalında öğretmenlik görevi yapan ilk gitar öğretmeni olmuştur. Bu kurumlar halen eğitime devam etmektedir. Alirio Diaz Jose Tomas Julian Byzantine’den dersler almış olan araştırmacı üç kıtada 20’yi aşkın ülkede yüzlerce konser vermiş; İsapanya Fransa A.B.D. Meksika Arjantin’de master sınıflarında ders vermiştir. Araştırmacı genç kuşak bestecilerimiz ile ilişki kurup Turgay Erdener İstemihan Taviloğlu Ertuğrul Bayraktar Ertuğ Korkmaz Fazıl Say gibi ülkemizin önemli bestecilerinin klasik gitar için beste yapmalarını sağlamıştır.

1985 yılında gitarist-besteci Bekir Küçükay Ankara’da Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Müzik Bölümü’nde ilk kez ana çalgı olarak gitar sınıfını kurmuştur. Öğrenci yetiştirmenin yanında yoğun konser ve kayıt etkinlikleri gerçekleştiren sanatçı beste yapmayla çok meşgul olmuş ve Türk gitar repertuarına bir çok gitar eseri kazandırmıştır. 1987 yılında ünlü Brezilya’lı besteci Heitor Villa-Lobos’un 100. doğum yılı nedeniyle bestecinin eserlerinden oluşan bir konser vermiş ve tümü yine aynı bestecinin eserlerini içeren bir audio kaset kaydı gerçekleştirmiştir. Bunun neticesinde Brezilya Hükümeti Bekir Küçükay’ı madalya ile ödüllendirmiştir. 1988 yılında İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarı’na tayin olan Bekir Küçükay halen bu kurumda görev yapmaktadır.

1995 yılı ilkbaharında Türkiye gitar yaşamı için bir başka çok önemli gelişme olmuştur. Sevda-Cenap And Müzik Vakfı başkanı Sayın Mehmet Başman’ın daveti üzerine Venezuela’nın Ankara Büyükelçisi Ramon Delgado ünlü Venezuela’lı gitarist ve araştırmacı bir araya gelerek bir toplantı gerçekleştirdiler. Toplantıdan çıkan karar neticesinde aynı gruba Savaş Çekirge de eklenerek T. C. Dışişleri Bakanlığı ve T. C. Kültür Bakanlığı temsilcileri ile Dışişleri Bakanlığı Kültür İşleri Genel Müdürlüğünde bir başka resmi toplantı daha yapılmıştır. Bu toplantı sonucunda: 1996 yılından başlayarak her iki yılda bir olmak üzere 29 Ekim tarihinin hemen öncesi olan “Cumhuriyet Haftası” içerisinde gitar bienali yapılmasına karar verilmiştir. Bienale Venezuela’lı ünlü gitarist-besteci Antonio Lauro’nun ismi verilmiştir ve bienaller süresince Türk gitar öğrencilerine uluslar arası gitaristlerin master dersleri ve konserler vermesi 30 yaş ve altındaki gitaristler arasında ödüllü ulusal gitar yarışması düzenlenmesi hedeflenmiştir. 1996 Ekim ayında yapılan ilk bienalden başlayarak hedeflere kısa sürede ulaşılmanın yanında hedefler her bienalde geliştirilmiş ve üçüncüsünün yapıldığı 2000 yılında çok olumlu seviyeye ulaşmıştır. 2000 yılında son gelinen duruma göre: üç ayrı kıtadan gelen 14 gitarist (Venezuela İspanya Almanya İtalya Bulgaristan Gürcistan Azerbaycan Japonya ) ve İspanya’dan gelen üç değişik belediye temsilcisi ile uluslar arası boyut genişletilmiştir. Bunun yanında gelen gitaristler için yurt içinde ( Van Eskişehir Samsun İstanbul Kırıkkale Niğde Nevşehir ) konserler düzenlenmiş ve yurdumuzun diğer yörelerinde de gitara meraklı insanlara hizmet vermek amaçlanmıştır. Yarışmanın birincisi Soner Uluocak için tıpkı daha önceki yarışmanın birincisi Emre Sabuncuoğlu’na yapıldığı gibi yurt içinde konserler düzenlenmiş ve ayrıca konserler vermek üzere Venezuela ve İspanya’ya seyahat imkanı sağlanmıştır. Bu bienal fikrinin belki de en önemli kısmı 2000 yılı içerisinde alınan karar olmuştur. Bu karara göre 2001 yılından başlayarak her iki yılda bir Venezuela ayağı gerçekleştirilecektir. Venezuela’da ki bienale Türk gitarist Savaş Çekirge’nin ismi verilmiştir. Dahası Venezuela’da yapılacak “Savaş Çekirge Gitar Festivali” nde ki uluslar arası gitar yarışmasında yarışmacılar her yıl mecburi bir Türk eseri icra edeceklerdir. Böylece hem Türk gitaristlerin Venezuela’lı hem de Venezuela’lı gitaristlerin Türk bestecilerini tanımasına ortam ve olanak sağlanmıştır. Bu örnek davranış yurt dışındaki gitaristlerin çok ilgisini çekmiş ve 2002 yılında yapılacak bienale katılma isteğinde olan diğer ülke gitaristlerinin sayısında belirgin bir artış olmuştur. Japonya Almanya İngiltere ve Fransa’da yayınlanan gitar dergileri ülkemizde gerçekleştirilen bu bienal hakkında çok olumlu yazılar yayımlamıştır.

Özet olarak önemli görülen kısımları ele alınmış olan Türkiye gitar tarihi detaylı bir şekilde araştırıldığı takdirde ileriye yönelik çok değerli bilgilere ulaşılacağı izlenimi vermektedir.

Yukarıda bahsedilenler dışında bahsetme imkanı bulunamamış olan ve ülkemiz gitar yaşamına hareket getiren böylece önemli hizmetler veren bir çok gitarist gitar öğretmeni gitar yapımcısı ya da gitar için müzik yazan besteci vardır. Bunlardan ilk akla gelenler Cem Duruöz Emre Sabuncuoğlu Soner Uluocak gibi genç gitaristler; Mutlu Torun Mesut Özgen Gutay Yıldıran Yıldız Elmas gibi gitar öğretmenleri; perdesiz gitar fikrini oluşturup dünya gitar yaşamına kazandıran Erkan Oğur; ciddi enstrümanlar yapan Ekrem Özkarpat gibi gitar yapımcıları; Yüksel Koptagel Sarper Özsan Nejat Başeğmezler Nazmi Bosna Yakup Kıvrak gibi bestecilerdir."

Ahmet Kanneci Yüksek Lisans ¤¤¤i"GİTAR İÇİN BESTE YAPMIŞ TÜRK BESTECİLERİNİN EĞİTİMİ VE YAPITLARININ ULUSLAR ARASI GİTAR REPERTUARINDAKİ YERİ" Gazi üniversitesi Ankara 2001 Syf:18-27

TÜBİTAK'tan Matematik Köyüne Veto

Ali Nesin, bugün Türkiye'deki akademisyenler arasında en fedakar ve en saygın isimlerden biri. Yıllardır matematiği sevdirmek için yayınlar yapıyor, dergiler çıkartıyor, kitaplar yazıyor. Bunların dışında bir de Matematik Köyü var Ali Nesin’in kurduğu.

Her yıl yaz aylarında yüzlerce lise ve üniversite öğrencisi, burada matematik öğreniyor, matematik düşünüyor, matematik çalışıyor. Hani şu yıllardır kime rastlasak "borçlu geçtim", "hep kopya çekerek geçtim" diyerek anlattığı matematik dersini severek, eğlenerek görüyor öğrenciler.

Bu Matematik Köyünde hem Türkiye'nin en seçkin üniversitelerinden hem de Amerika'dan, Avusturya'dan, İngiltere'den, Polonya'dan, İsrail'den bilim adamları hiçbir ücret almadan, yol paralarını dahi kendileri ödeyerek geliyorlar. Ali Nesin'in heyecanı onları da sarmış. Zaten biraz düşününce heyecanlanmamak da elde değil. Bu ülkede gençler dünyanın belki de en kötü ders kitapları ve en kötü müfredatı yüzünden yıllardır matematikten soğutulurken, matematik sadece üniversite sınavında bir kaç puan daha fazla almaya yarayan bir şey haline gelmişken Ali Nesin ve arkadaşları kalkıyor, canla başla çalışıp bir matematik köyü kuruyor, liseli gençleri koca koca profesörlerle buluşturuyor.

Eh, herkes heyecanlanacak diye bir şey de yok elbette. Ali Nesin Hoca, bir hata yapmış, nereden aklına geldiyse herhalde "Yahu bizim bu Matematik Köyümüze ders vermeye Amerika’dan, İngiltere’den insanlar para almadan geliyorlar, burada ders verip destek oluyorlar da, kendi ülkemin bilimle ilgilenen kurumları neden destek olmasın ki?” diye düşünmüş olacak ki, kalkmış bu projesine destek olması için, hani olur a bir kaç yoksul ve dar gelirli ailenin çocuğu daha gelir katılır aralarına falan diye TÜBİTAK’a başvurmuş.

Lakin, bilim kurumumuz olarak; holdinglere bedavadan ürün geliştirmeleri için destek veren, şirketlerle, odalar birliğiyle yani kısacası sermayeyle kolkola gezen TÜBİTAK bu Matematik Köyü işinden hiç mi hiç hoşlanmamış; Ali Nesin’in sunduğu yedi projenin yedisini de reddetmiş. Ama Ali Nesin, TÜBİTAK reddetti diye bu işleri bırakacak adam değil ya; ısrarla sürdürüyor matematik köyü projesini. TÜBİTAK’tan başka herkesin de desteğini bekliyor.

Nesin Vakfı bünyesindeki Matematik Köyüne bağışta bulunmak için aşağıdaki hesap numarasını kullanabilirsiniz. Bağışçıların isimleri http://www.matematikkoyu.org
adresinde de yayınlanıyor. Aceleci arkadaşlar https://secure.cs.bilgi.edu.tr/nesinvakfi/bagis.php adresinden, kredi kartıyla da bağış yapabilir.


Nesin Vakfı
İş Bankası, Parmakkapı Şubesi
Şube kodu: 1042
Hesap numarası: 0687054
IBAN:TR170006400000110420687054

İşte Ali Nesin’in konuyla ilgili web sitesinde yazdığı açık mektup:

28 Mayıs 2010

Sevgili Dostlar,

TÜBİTAK, Matematik Köyü’nde gerçekleşecek lise ve üniversitelilere yönelik 7 yazokulu projesinin 7’sini de, yani tüm yazokulumuzu reddetti...

Dünyanın dört bir yanından ve Türkiye'nin en iyi üniversitelerinden akademisyenler, beş kuruş para almadan, üstelik yol paralarını da ceplerinden ödeyerek, araştırmalarından, tatillerinden ve ailelerinden fedakârlık yaparak gençlere ders vermek isteyecekler ve TÜBİTAK bunu reddedecek!

Hadlerine değildir! Öpüp başlarına koymaları gerekir. Eşi benzeri olmayan kalitede bir projedir çünkü. Eğer bu işten biraz olsun anlıyorsam bu böyledir. Uygar dünyanın her yerinde her makul kurum böyle bir projeyi destekler. Aksi, çapsızlığın, düşmanlığın, cehaletin göstergesidir.

Yüzlerce lise ve üniversite öğrencisi bu yaz Köyümüze, daha doğrusu kendi köylerine akın akın matematik öğrenmeye ve yapmaya gelecekler. Bu yaz da her yaz olduğu gibi üç ay boyunca Matematik Köyü cıvıl cıvıl olacak. TÜBİTAK’ın olmasa da halkımızın, sizlerin desteğiyle...

50 dolayinda akademisyen liselilere 30, universitelilere 45 ders verecek. Bir öğrencinin bir günlük maliyeti – Köy’ün yıllık gideri göz önüne alındığında – her şey dahil, 50 TL dolayında.

Ülkemizde bilimi desteklemekle yükümlü TÜBİTAK’a beğendiremediğimiz projemizi
desteklemenizi gençler adına rica ediyoruz. TÜBİTAK’ın desteklemeye değer görmediği projelerimizi
http://matematikkoyu.org/lise2010 (lise)
http://matematikkoyu.org/tmd2010 (üniversite)
web sayfalarında bulabilirsiniz.

Desteginizi Nesin Vakfı’nin şu özel hesabına yatırabilirsiniz:

Nesin Vakfı,
İş Bankası,
Parmakkapı Şubesi,
Şube kodu: 1042,
Hesap no: 0687054
IBAN TR170006400000110420687054

Kredi kartıyla bağıs icin: https://secure.cs.bilgi.edu.tr/nesinvakfi/bagis.php

Destekçilerimizin adını ve etkinliğimizin bir raporunu internet sitelerimizde yayımlayacağız.

Gençler, matematik ve bilim adına çok teşekkür ederiz.

Ali Nesin

www.matematikkoyu.org, www.nesinvakfi.org

ÖZEL YETENEK SINAVLARI İÇİN ÖZEL BİR ÇALIŞMA!

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
Eğitim Fakültesi Dergisi
. Online Dergi,yıl:8, sayı:13, (2007.)

Özel Yetenek Sınavlarında Yerleştirmeye Esas Olan
Puan Ve Katsayıların Alan Ve Alan Dışından Gelen Adaylara Yansıması
( Karşılaştırmalı Durum Saptaması )

Yrd.Doç.Dr. Ahmet Serkan ECE*

ÖZET
Her yıl özel yetenek sınavlarına binlerce öğrenci girmektedir. Farklı liselerden ve/veya farklı alanlarından mezun olan bu adaylar sözü edilen sınavlarda alan ve alan dışı aday olarak tanımlanmakta ve bu farklılığa göre katsayılar uygulanmaktadır.
Bu araştırmada, özellikle eğitim fakültelerinin müzik eğitimi anabilim dallarında uygulanmakta olan özel yetenek
sınavlarında yerleştirmeye esas olan ÖSS (Öğrenci Seçme Sınavı), AOBP (Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı) ÖYSP (Özel Yetenek Sınav Puanı) ve bu puanlara ait katsayıların alan ve alan dışı mezun adaylara yansıması karşılaştırmalı olarak incelenmiştir. Genel tarama modelinin uygulandığı ve betimsel bir nitelik taşıyan araştırmada, toplam katsayılar incelendiğinde alan mezunu adayların avantajlı olduğu fakat alan dışı mezun adayların ise özellikle ÖSS ve AOBP de daha avantajlı bir durumda bulundukları saptanmıştır. Elde edilen veriler doğrultusunda YÖK (Yüksek Öğretim Kurumu), MEB (Milli Eğitim Bakanlığı), alan ve alan dışı mezun adaylara da önerilerde bulunulmuştur.

Anahtar Sözcük: Özel Yetenek Sınavları, Yetenek Sınavları, Katsayılar, Alan Mezunları, AGSL (Anadolu Güzel Sanatlar Lisesi)
1.GİRİŞ
Üniversitelerin özel yetenek gerektiren program uygulamakta olan bölümlerine; öğrenci alımları, özel yetenek sınavları ile gerçekleşmektedir. Bu sınavlar ve sonuçları her yıl yaz aylarında ve Üniversite Seçme Sınavının açıklanmasında sonra, özel yetenek gerektiren program bulunan fakülte, bölüm, anabilim dalı, yüksek okul vb. birimlerinin olduğu üniversitelerin kendi belirledikleri tarihte ve yine üniversitelerin kendileri tarafından yapılmakta ve açıklanmaktadır.
Antrenörlük Eğitimi, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği, Grafik Öğretmenliği, Mesleki Resim
Öğretmenliği, Müzik Öğretmenliği, Resim İş Öğretmenliği, Rekreasyon, Seramik Öğretmenliği, Spor
Yöneticiliği ve Spor Bilimleri gibi eğitim programları içeren bölüm veya anabilim dallarının yanında,
ülkemizdeki tüm devlet konservatuvarları, güzel sanatlar fakülteleri ve bu fakültelerin tüm bölümlerinde, ayrıca
Anadolu Güzel Sanatlar Liselerine öğrenci alımları da birbirine benzer isimlerde fakat “yetenek sınavları” ile
gerçekleşmektedir.
Yetenek ölçümü yapılan bu sınavlarda, öğrenci alınacak bölümlerin özelliklerine göre farklılık gösteren
uygulamalar gerçekleşmektedir. Hatta bu faklılık adayların müzikal ve işitsel yeteneğinin ölçülmesi aşamasında
da kendini göstermektedir. Sözü edilen kurumlara öğrenci alımlarında uygulanan sınav ve yerleştirmede
uygulanan katsayı çeşitliliği de bulunmaktadır.
Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) puan ve katsayılardaki bu farklı uygulamaları
dengeleyebilmek amacı ile son 5 yılın ÖSYM sınav ve yerleştirme kılavuzunda da yeraldığı gibi, Antrenörlük
Eğitimi, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği, Grafik Öğretmenliği, Mesleki Resim Öğretmenliği, Müzik
Öğretmenliği, Resim İş Öğretmenliği, Rekreasyon, Seramik Öğretmenliği, Spor Yöneticiliği ve Spor Bilimleri
anabilim dalları için eğitim programları ifadesini kullanarak, bu programlara öğrenci alımları sırasında
uygulanan puan ve katsayıları belli ölçülere bağlamıştır.
Yine ÖSYM yukarıda belirtilen eğitim programları dışında, bünyesinde özel yetenek programları
bulunan birimlere öğrenci alım sınavında uygulanacak yetenek sınavlarındaki puan ve katsayı uygulamalarını;
sınav aşamalarından katsayılara, ek puan uygulamalarından ÖSS taban başvuru puanlarının belirlenmesine kadar bütün aşamaları sınav uygulayan merkezlere bırakmıştır.
Özakay ( 2004, 7)’a göre ülkemizde, eğitim fakülteleri güzel sanatlar eğitimi bölümlerin de uygulanan
yerleştirmeye esas olacak puanlar / katsayılar ile konservatuvarlar ve güzel sanatlar fakültelerinde uygulanan
puan ve katsayılar farklılık göstermektedir.

1.1 Müzik Özel Yetenek Sınavlarının Öğrenci Kaynağı
Ülkemizde özel yetenek sınavlarının öğrenci kaynakları, ortaöğretimin lise devresi olup, liselerin
alan/kol değişikliğine ve yıllara göre değişiklik göstermektedir. İlk AGSL’rin açılmasından günümüze, bu
liselerden mezun adayların yüksek öğretim kurumlarındaki özel yetenek sınavlarına müracaatları her yıl yeni
açılan AGSL ve mezunları ile paralellik göstererek orantılı bir şekilde artmaktadır.
Bozkaya (2006)’ya göre,…müzik öğretmenliği eğitimi veren kurumlarımız kontenjanları açısından hızla
AGSL’lileşmektedirler. %22,30-%93,95 arasında değişen bu oran %56,97 genel ortalama ile “kontenjanlardan
yarıdan fazlasının AGSL çıkışlı öğrencilerden oluştuğu” görüntüsünü vermektedir.

Tablo 1 AİBÜ Eğitim Fakültesi GSEB Müzik Anabilim dalında uygulanan “Özel Yetenek Sınavları”na
2003/04, 2004/05, 2005/06 (son 3 yıl) yıllarında Müracaat Eden Adayların Mezun Oldukları Okul
Dağılımları

*Meslek liselerinin içerisine Ticaret Meslek Liseleri, Teknik Liseler ve Sağlık Meslek Liseleri, Açık Öğretim Fakülteler içerisine
Meslek Yüksek Okulları da dahil edilmiştir.
Yukarıdaki örnek tablodan da anlaşılacağı gibi üniversitelerin müzik özel yetenek sınav kaynakları
birbirinden farklı yapı ve özellik gösteren 8 ayrı lise türünden beslenmektedir. Yapılan sınavlara müracaat eden
adayların %49,1’i Genel Liseler ve %30,5’i AGSL’den gelirken, çok küçük oranlarda diğer lise türlerinden gelen adaylarda bulunmaktadır.
Bu iki lise türünden müracaatların fazla olmasının nedeni; ülkemizde genel lise statüsündeki okulların
fazla olması dolayısı ile fazla mezun vermelerinden, AGSL mezunlarının da okulların kuruluş amaçlarında ifade
edildiği gibi “özel yetenek gerektiren yüksek öğretim programlarına hazırlanmalarını” dolayısı ile “yetenekleri
doğrultusunda” eğitim almak istemelerinden kaynaklandığı biçiminde açıklanabilir.


Mezun olunan okullar
f %
1.AGSL 310 30,5
2.Genel Liseler 499 49,1
3. Anadolu Liseleri 102 10,0
4. Meslek Liseleri* 85 8,4
5. Açık öğretim* 5 0,5
6. Yabancı Dil Ağır.Lise 7 0,7
7. İmam Hatip Lisesi 5 0,5
8. Diğer ( çok prog.lise ) 2 0,3
TOPLAM 1015 100,0


1.2. Yerleştirmeye Esas Olan Puanlar ve Bu Puanlara Ait Katsayılar
Araştırmanın giriş bölümünde de ifade edildiği gibi ÖSYM, özel yetenek gerektiren programları uygulamakta olan yüksek öğretim kurumlarının programlarını “Eğitim Programları” ve “Eğitim Programı
Dışında Özel Yetenek Gerektiren Programlar” olmak üzere iki gruba ayırmaktadır.
Eğitim Fakülteleri GSEB Müzik Eğitimi Anabilim Dallarındaki özel yetenek sınavları uygulama aşamasında üniversitelere göre farklılık gösterse de, sınav sonrasındaki puanlama ve yerleştirme aşamaları
aynıdır.
Özel Yetenek Gerektiren Eğitim Programları için (Müzik Öğretmenliği) yerleştirmeye esas olan puanlar ve bu puanların hesaplanması aşağıda belirtilmiştir.
1- Özel Yetenek Sınavı Puanı – Standart Puan (ÖYSP-SP)
2- Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanı (AOBP)
3- ÖSS Puanı (ÖSS-P)
Özel Yetenek Sınavlarına giren adayların yerleştirme puanlarının hesaplanmasında, adaya ait ÖSS puan türlerinin en yükseği alınmaktadır. Adayların yerleştirme puanları hesaplanırken, mezun olduğu lise türlerine
göre aşağıdaki katsayılar kullanılmaktadır.
a) Aday aynı alandan geliyorsa (Örneğin Müzik Öğretmenliği programı için aday AGSL’nin müzik alanından geliyorsa)
Yerleştirme Puanı : (1 x ÖYSP-SP) + (0,52 x AOBP) + (0,36 x ÖSS)
b) Aday diğer alanlardan geliyorsa (Örneğin Müzik Öğretmenliği programı için aday genel lisenin sosyal bilimler alanında geliyorsa)
Yerleştirme Puanı : (1 x ÖYSP-SP) + (0,16 x AOBP) + (0,47 x ÖSS)(2005 ÖYSM Kılavuzu)
Yukarıda açıklanan işlemlerden sonra adayların yerleştirme puanları belirlenir ve bu puanlar yüksek
öğretim kurumunun öğrenci kontenjanına göre yukarıdan aşağıya sıralanarak asil ve yedek öğrenciler listelenir.

1.3. Araştırmanın Amacı

Bu araştırma, Müzik Eğitimi Anabilim Dallarında yapılan özel yetenek sınavlarında yerleştirmeye esas olan puanlara ve uygulanan katsayılara ışık tutarak, bu puan ve katsayıların farklı liselerden (alan / kol) mezun
olarak yetenek sınavlarına giren adayların yerleştirme puanları üzerindeki yansımalarını ortaya çıkarmak, bu yansımaları mağduriyet olarak yaşayan adaylara öneride bulunmak ve ek puan vb. beklentilerde olan bazı lise
türlerinden mezun olan adayları aydınlatmak amacını taşımaktadır.
Bu amacı gerçekleştirmek için aşağıdaki sorulara yanıt aranmaktadır.
1. Özel Yetenek sınavlarında “ek puan uygulaması” hangi durumlarda uygulanmaktadır?
2. Liselerin farklı alanlarından gelen öğrencilere, özel yetenek sınavlarında hangi katsayılar uygulanmaktadır?
3. “Özel Yetenek Sınavı”(ÖYS) ve elde edilen “sınav puanı”(ÖYSP) alandan ve alan dışından gelen adaylara ne
şekilde yansımaktadır?
4. Adayların “Orta Öğretim Başarıları” ve Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanları (AOBP) alandan ve alan
dışından gelen adaylara ne şekilde yansımaktadır?
5. Adayların “Öğrenci Seçme Sınavı” (ÖSS) puanları alandan ve alan dışından gelen adaylara ne şekilde
yansımaktadır?

2.YÖNTEM
2.1.Araştırmanın Modeli

Yapılan araştırma, “genel tarama” modelindedir. Araştırma konusunun genişlemesine incelendiği bu araştırma ile Özel Yetenek Sınavlarında yerleştirmeye esas olan puan ve katsayıların alan ve alan dışından gelen
adaylara yansımasının karşılaştırmalı bir saptaması yapılmaktadır. Bu nedenle araştırma betimsel bir nitelikte taşımaktadır.
2.2.Evren
Bu araştırmanın çalışma evrenini son 3 yılda (2003-2004, 2004-2005, 2005-2006) Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü Müzik Eğitimi Anabilim Dalında uygulanmakta olan Yetenek Sınavına girmiş tüm adaylardan (1015) alan (AGSL, Genel ve Anadolu liselerinin müzik kolları) ve alan dışı mezunlar (Genel, Anadolu Liseleri, İmam Hatip Liseleri, Meslek Liseleri, Çok programlı Liseleri ve Meslek Yüksek Okulları) oluşturmaktadır. Araştırmada evrenin tamamına ulaşılabileceği için örneklem alınma yoluna gidilmemiştir.

2.3.Verilerin Toplanması
Bu araştırmanın nicel verileri için son üç yılda bölüm özel yetenek sınavlarına alan ve alan dışından
giren toplam 1015 adayın, özel yetenek sınav puanları (ÖYSP), Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı Puanları (AÖBP)
ve Öğrenci Seçme Sınav Puanları (ÖSS) listelenmiş ve nicel veriler olarak kullanılmıştır. Nitel veriler ise, araştırma ile ilgili önceden yapılmış bilimsel yayınların ve araştırmaya kaynaklık edecek ilgili literatürün
“kaynak tarama” yolu ile ayrıca AGSL öğretmen ve idarecileri ile bu kurumlarda öğrencilerin mezun aşamasına kadarki toplam ders yüklerinin belirlenmesi için yapılan görüşme yöntemi ile toplanması sonucu elde edilmiştir.
2.4.Verilerin İşlenmesi ve Çözümlenmesi
Elde edilen veriler Microsoft Office 2000-Excel Programı kullanılarak bilgisayar ortamına geçirilmiştir. Alandan ve alan dışından sınava gelen adayların puanları ve bu puanların ÖSS, AOBP ve ÖYSP (özel yetenek
sınav puanları)’leri sonucu yerleştirmedeki sonuçları için, öğrenci seçme kılavuzunda yer alan hesaplamalar ve katsayılar yardımı ile puanları hesaplanmıştır. Bu işlem tüm adaylar için değil 1015 adayın ortalama ÖSS, AOBP ve ÖYSP’leri dikkate alınarak alan ve/veya alan dışından gelen adaylar için yapılmıştır. Son olarak analizler
sonrasında elde edilen bulgular Microsoft Office 2000-Word Programında tablolaştırılmış ve sonuçlar, adayların yerleştirme puanlarına yansımalarını ifade etmek için yorumlanmıştır.

2.5.Konu İle İlgili Araştırmalar
Yapılan tarama sonrasında araştırma konusu ile I. derecede ilgili çalışma Bülent TULHA tarafından “ÖSYM’nin Yüksek Öğretim Programlarına Öğrenci Yerleştirme Sistemine Göre Anadolu Güzel Sanatlar Liselerinin Genel Liseleri Karşısındaki Mağduriyeti” isimli araştırma raporudur. Tulha çalışmasında, YÖK, MEB, ve ÖSYM başkanlığının yürüttüğü ortak çalışmalarda bir mesleğe yönelik program uygulayan liselerden mezun öğrencilerin kendi alanları ile ilgili tercih yaptıklarında bazı avantajlar sağlandığını ama bu avantajın AGSL öğrencileri için söz konusu olmadığını ifade ederek, AGSL öğrencilerinin genel liselerden gelen öğrenciler karşısındaki mağduriyetini sayısal veriler ile detaylandırmıştır.
Araştırma konusu ile ilgili diğer bir çalışma Erdem ÜNVER’in “Bir Yetenek Sınavının Ardından” isimli makalesidir. 2003 yılında (sayı:157) yayımlanan makalesinde Ünver, 2001-2002 yıllarında Niğde Üniversitesi Eğitim Fakültesi GSEB’de uygulanan resim yetenek sınavları sonucunda elde ettiği verileri irdelemiş ve
değerlendirmiştir.
3. BULGULAR VE YORUM
3.1.Ek puan uygulaması
Özel Yetenek Sınavı uygulayan yüksek öğretim kurumlarında ek puan uygulaması ancak Eğitim Programları (Antrenörlük Eğitimi, Beden Eğitimi ve Spor Öğretmenliği, Grafik Öğretmenliği, Mesleki Resim Öğretmenliği, Müzik Öğretmenliği, Resim iş Öğretmenliği, Rekreasyon, Seramik Öğretmenliği, Spor Yöneticiliği ve Spor Bilimleri) dışında özel yetenek gerektiren programlara öğrenci alımı sırasında söz konusu olmaktadır.
Özel yetenek sınavı sonuçlarına göre öğrenci alan yüksek öğretim programları, belirleyecekleri bir yöntemle, yerleştirmede kullanacakları puanlara adayların ağırlıklı ortaöğretim başarı puanlarını katacaklar; bir
mesleğe yönelik program uygulayan liselerden mezun olan adayların aynı alanda öğretim yapan bir programa yerleştirilmesi söz konusu olduğunda bu adayları ağırlıklı ortaöğretim başarı puanından hesaplanacak ek puan
uygulamasından yararlandıracaklardır.Özel yetenek sınavları puanlarının içindeki ek puan ağırlığının ne olacağına yükseköğretim kurumları kendileri karar vereceklerdir.(2006 ÖYSM Kılavuzu)

Ülkemizde Alan Mezunları ise (Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri), Özel Yetenek Sınavlarında Ek Puan Uygulamasından;
1) Özel yetenek sınavları için başvuru yaptıkları kurumların “Eğitim Programları” içerisinde yer almaları,
2) Anadolu Liseleri statüsünde yer almaları, (bir mesleğe yönelik program uygulayan liselerden olmamaları / Meslek Liseleri gibi) nedenlerden dolayı yararlanamamaktadırlar.

3.2 Katsayılar ve Avantajları
Alan Mezunu Aday : (1 x ÖYSP-SP) + (0,52 x AOBP) + (0,36 x ÖSS-P)
Alan Dışı Aday : (1 x ÖYSP-SP) + (0,16 x AOBP) + (0,47 x ÖSS-P)
(AOBP fark :0,36) (ÖSS fark :0,11)
Yerleştirmede kullanılan (ÖYSP-SP)’nin alan ve alan dışından gelen adaylar için katsayısı 1 (bir) ‘dir.
Ağırlıklı Ortaöğretim Başarı puanı katsayılarında alan mezunları alan dışı mezunlara göre (0,36) puan avantajlılarken; Öğrenci seçme Sınavı Puanı katsayılarında alan dışı mezunlar, alan mezunlara göre (0,11) puan
avantajlı durumda görünmektedirler. Özel Yetenek Sınavlarında uygulanan katsayılar incelendiğinde alan mezunlarının ek puan
uygulamasından yararlanamasa da sınavlarda uygulanan katsayılara ait toplamlara dikkat ettiğimizde bu toplamının (0,52+0,36=0,88) alan mezunları için:0,88;alan dışı mezunlar için (0,16+0,47=0,63) 0,63 olduğu ve bu iki alan arasındaki (0,88–0,63=0,25) 0,25 farkın ise alan mezunlarına yönelik olduğudur.Katsayı toplamlarındaki bu farklılık alan mezunu adaylar için bir çeşit ek puan / avantaj şeklinde düşünülebilir.

3.3.Liselerdeki Alan Uygulamaları ve Özel Yetenek Sınavlarındaki Katsayı Değişmeleri
Milli Eğitim Bakanlığı, ortaöğretimin lise devresinde öğrencilerin istedikleri alanda branşlaşmalarını sağlamak amacı ile liselerin faklı sınıflarında seçim yapılarak alan uygulamaları yapmalarına olanak
sağlamaktadır. Genel Liselerde, Fen Liselerinde, Anadolu Öğretmen Liselerinde bu alanlar fen bilgisi alanı, Türkçe-matematik alanı, sosyal bilgiler alanı, yabancı dil alanı olarak belirlenirken; Sağlık Meslek Liselerinde labaratuar, ortopedi, çevre sağlığı, tıbbi sekreterlik vb., diğer meslek liselerinde ise muhasebe, elektrik, banka, motor, dış ticaret, matbaacılık, vb. alanlar olarak saptanmıştır.
Özel yetenek sınavlarında tüm bu alanlardan mezun adayların başvuruları, alan dışı olarak kabul edilir ve yukarıda ifade edilen katsayılarla çarpılır. Eğer öğrenci liselerin (Genel veya Anadolu, Meslek, Öğretmen
liselerinin) veya Konservatuvarların Müzik/Sanat Alanı’ndan geliyorsa, başvurusu alandan yapılmış olarak alınmakta ve farklı bir katsayı uygulanmaktadır. Bu durumda başvuran adaylar ile 4 yıl ağırlıklı olarak müzik alan dersleri alan ve yüksek öğretimde güzel sanatlar okumak amacı ile kendisine lise devresinde hedef
belirleyip branş seçen AGSL öğrencilerine aynı katsayılar uygulanmaktadır.

3.4.Özel Yetenek Sınavlarında Yerleştirmeye Esas Olan Puan Türlerinin Alan ve Alan Dışından Gelen
Adaylara Yansıması
3.4.1Özel Yetenek Sınav Puanı (ÖYSP)
Alandan gelen adayların özel yetenek sınavlarına başvuru sayısı her yıl artmaktadır. Alandan gelen bu öğrenciler (AGSL mezunları),özel yetenek sınavlarına, yaşadıkları farklı problemleri taşımaktadırlar. Bunların
ilki, adayın lise döneminde aldığı eğitim sırasında karşılaştığı problemlerdir. AGSL mezunu adaylar 4 yıl süre ile müzik ağırlıklı eğitim almalarına rağmen öğretim programı, öğretmen eksikliği, liselere giriş yetenek sınavlarında başvuran aday azlığı, aile tutumu vb. sorunlar
yaşamaktadırlar. Adaylar tüm bu problemler içerisinde yeterince dolu bir müzik eğitimi alamamalarına rağmen özel yetenek sınavlarının müziksel işitme (tek, çift, üç, dört ses; ezgi ve ritm tekrarı, dikte ve deşifre), çalgı ve ses sınavlarında iyi puanlar alabilmekte ve başarılı olabilmektedirler. Yukarıda sözü edilen problemleri fazlası
ile yaşayan adaylar ise bu problemleri sınav kaygısı olarak taşımaktadırlar.
Okul değişkenine göre alan ve alandışı mezunların aynı sınav kaygısı taşıdıkları, fakat cinsiyet değişkenine göre kız öğrencilerin erkeklere göre daha çok sınav kaygısı yaşadığı belirlenmiştir(Sazak,
Ece;2004). Yine bu adaylar arasında, dört yıl ağırlıklı olarak müzik eğitimi almalarına rağmen düşük puan alan,
hatta yapılan tüm sınav aşamalarında hiç puan alamayan AGSL mezunu adaylarda bulunmaktadır.
Her geçen yıl özel yetenek sınavları daha da zorlaşmakta ve özellikle alan dışından gelen adaylar için bu sınavlar aynı Öğrenci Seçme Sınavı (ÖSS) gibi uzun bir zaman diliminde ve alan uzmanlarının gözetiminde
disiplinli ve daha iyi hazırlanılması (işitme/çalgı/ses alanlarında) gereken sınavlar haline gelmektedir. Alan dışından gelen adaylardan sınava yönelik bir çalışması olmayanlar düşük puanla sınavların 1.aşamalarında
(eleme) elenmekteyken, sözü edilen çalışmaları yapan yetenekli ve istekli adaylar ise sınavlarda başarılı olabilmektedir....
Related Posts with Thumbnails