19 MAYIS'I SİLMEK!

19 Mayıs Atatürk' ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı, Ankara dışındaki illerde sadece okullarda kutlanacak.
 Dünyanın hiçbir müslüman ülkesinde kutlanmayan Kutlu doğum haftası gibi etkinliklerin, milli eğitimce resmi olarak okullara yansıtlıdığı bu dönemde 19 Mayıs gününün ilginç gerekçelerele küçültülmesi küçümsenmesi çok ilginçtir. Alenen uygulanan bu simgesel ama çarpıcı değişimler aslında psikolojik bir savaştır.
 19 mayıs etkinliklerinde ki ugulamaların içinde bir çok eksik ve eğitimin gereklerine uymayan çalşmalar yapıldığını bende düşünüyorum. Ama bu yönleri düzeltip geliştirebilme yetisine sahip olan yöneticilerin, yıllardır değerler eğitiminin önündeki engelin kendileri olduğunu kanıtlarcasına, "olmuyorsa yok et..." anlayışı burada da sergilenmiştir.

 Asıl gözden geçirilmesi gereken noktanın yıllardır Lise öğrencilerine zorla yaptırılıyormuş gibi görünen hareketlerin, beden eğitimi içinde uygulanan kazanımlarla doğal olarak oluşması gereken vücut disiplininin bir Cumhuryet sembolü gibi kullanılmasından kaynaklandığına inanıyorum. Bu ilk bakışta kötü bir şey değil gibi görünse de, militarist sunumların kullanılması ( kuleli öğrencilerinin sunumumuymuş gibi), Cumhuriyet ve kazanımlarını hazmedememiş halkı bu etkinliklerden uzaklaştırmıştır. Kazanılması gereken değerlerin bir baskı ve ilenç kültürüne malzeme edilmesidir.

Bu oluşumun asıl nedeni, eğitimde uygulanan siyasi bilinçli kirlliliktir. Örnek vermek gerekirse; Hukuk sistemini işlemez hale getirmelisin ki yerine yeni bir sistem koyabilesin.! :) 

Yapılması gereken; Bu kutlamaların yıllar önceden stadyum sunumlarından uzaklaştırılarak sokak etkinlileri haline dönüştürülmesiydi! Konserler, fener alayları, sokak tiyatroları, yöresel külltürel sunumlarla, spor müsabakalarıyla halkın zihninde 19 Mayıs'ı farklı bir simge oluşturulabilinirdi.
 Şimdi bu değerlere karşı olan güçler, (kendilerince) sosyal açıdan haklı gerekçelere zemin oluşturmuş doğal olarak elde ettikleri siyasi güçle bunları sindireceklerdir. Buna da demokrasinin gücü ve kılıcı demeyecekler "Hak" diyecekler tabii ki.
  Peki bakış açısında ki fark nereden kaynaklanmaktadır?
Algılanan fark 19 Mayıs bir kurtuluş hareketinin simgesi ve enerjisi yerine, çürümüş bir imparatorluğun yıkılmasına sebep olduğu algısıdır. Bu gün halen padişahım çok yaşa içselliğiyle yaklaşan insanların çoğunlun dili omasının tek sebebi, Cumhuriyetin ve demokrasinin nimetlerinden sadece Cumhuriyetçilerin faydalanabileceği görgüsü bu durumu yaratmıştır.

Şimdi bunun intikamı gibi yapılan bu uygulamaların düzeltilmesi için bu genç Cumhuriyet ciddi bir sınavdan geçmektedir. Ya şimdiye kadar yapılanların öz eleştirisi sunularak doğru alternatifler sunulacaktır, ya da bu simgelerin yok oluşuna tanıklık edilecekir.

 Bu düzeltmeler için göze alınması gereken süre sosyolojik ve geniş zamana yayılmış dürüst projelerle olur. Sadece protesto edelim, "... olsun biz gene de stadyumda kutlayalım..." gibi çocuksu, pasif saçma eylem ve hareketlerle sadece YEŞİL HULK'ı güçlendireceğiz gibi görünüyor. Ne diyeyim darısı diğer simgelerin başına!
Süleyman EKER
12 OCAK 2012

Milli Eğitim'den çok tartışılacak 19 Mayıs isteği
Milli Eğitim Bakanlığı Orta Öğretim Genel Müdürlüğü, 81 ilin milli eğitim müdürlüklerine gönderdiği yazı ile 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı törenlerinde, yönetmelikte yer almayan senaryo, değişik renk ve nitelikte gösteri ve fon çalışmaları gibi etkinliklere yer verilmemesini, kutlamaların sadece okullarda yapılmasını istedi. Müsteşar Emin Zararsız’ın, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer adına İl Milli Eğitim müdürlüklerine dün gönderdiği yazıda, 1 Ekim 1981 tarihli ’Ulusal ve Resmi

Bayramlarda Yapılacak Törenler Yönetmeliği’ hükümlerinde, Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı’nın Başkent Ankara ve diğer illerde nasıl kutlanacağı, gösterilerin nasıl yapılacağının belirtildiği hatırlatıldı.

Kutlamaların kanun ve yönetmelikte yer almayan bazı içeriklerle gerçekleştirildiğinin görüldüğü ifade edilen yazıda, yine kanun ve yönetmelikte, kutlamaların öğrencilerin katılımıyla yapılacağına dair bir hükmün bulunmadığı kaydedildi. Yazıda şöyle denildi: "Kutlama törenlerinin hazırlık döneminin mevsim olarak soğuk bir zamana denk gelmesi nedeniyle sağlık sorunlarına yol açmasına, çalışma süresinin uzun olması nedeniyle öğrencilerin derslere ilgisinin azalmasına, motivasyonlarının düşmesine, gönüllü olmayan öğrenci velilerinin okullarla olan ilişkilerinin bozulmasına sebep olduğu yönünde duyumlar alınmaktadır."

ANKARA DIŞINDAKİ İLLERDE OKULLARDA KUTLANACAK

Yazıda, il ve ilçelerde yapılacak Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı törenlerinin, yönetmelik hükümlerine aykırı olmamak kaydıyla ve eğitim öğretimin aksatılmamasını teminen, mevzuatında belirtildiği gibi tüm gençliğin dahil edileceği bir formatta gerçekleştirilmesinin uygun görüldüğü belirtildi. Yazıda, şu ifadelere yer verildi: "Bununla birlikte, günün anlam ve önemi ile uygun kutlamaların okullarımızda ve öğrencilerimizin katılımıyla icra edilmesine devam edilecektir. Başkent dışındaki il ve ilçelerimizde yönetmelikte yer almayan senaryo, değişik renk ve nitelik arz eden gösteri ve fon çalışmaları gibi etkinliklere yer verilmemesi, bu kapsamda il ve ilçe kutlama komiteleri tarafından gerekli tedbirlerin alınarak çalışmaların anılan yönetmelik hükümleri uyarınca yürütülmesi hususunda gereğini rica ederim."

EĞİTİM- SEN’DEN TEPKİ
Beden eğitimi öğretmenlerinin ortak kullandığı internet sitesi dahil bazı sitelerde paylaşılan bakanlığın yazısı, tepkilere neden oldu. Eğitim- Sen Zonguldak Şube Başkanı Mehmet Dalgıç, bütün il milli eğitim müdürlüklerine gönderilen yazı ile statlarda yapılan Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kutlamalarının kaldırıldığını söyledi. Dalgıç, şöyle konuştu: "Bayram coşkusu bir tek Ankara’da mı yaşanacak? Milli Eğitim Bakanlığı, adım adım eğitimi gericileştiriyor. Milli bayramların kapsamının daraltılmasının altında da bu var. Milli bayramları bu şekilde adım adım unutturmaya çalışıyorlar. Cumhuriyetin getirdiği yenilikleri yavaş yavaş unutturuyorlar. Bunu kabul etmek mümkün değil."

Eurovision seçiminde şaşkınlık !

TRT Eurovision için öyle bir isim seçti ki herkesi şaşırttı

Medyatava'nın haberine göre, TRT uzun tartışmaların ardından bu yıl Bakü’de düzenlenecek Eurovision şarkı yarışmasında Türkiye'yi Can Bonomo'nun temsil etmesine karar verdi. Bonomo Eurovision'a özel bir şarkı besteleyecek.

Daha önce Eurovision için Kıraç, Atiye, Sıla ve Hande Yener'in adı geçmişti. TRT yönetimi ters köşe yaparak, Eurovision için son dönemde özellikle klipleriyle adından söz ettiren Can Bonomo'yu seçti.



CAN BONOMO KİM?

İzmirli Can Bonomo, müziğe 8 yaşında gitar çalarak başladı. Ortaokul ve lise boyunca sürdürdüğü müzik çalışmalarına İstanbul’da devam etti. 17 yaşında İstanbul semalarına açılmaya karar veren Bonomo, müzik dünyasına ses prodüksiyonculuğu yaparak atıldı. Bilgi Üniversitesi’nde Sinema-Televizyon Bölümü’nde okudu. Üniversite yıllarında Radyo Klas, Number One FM ve Radio N101’de radyoculuk yaptı. Daha sonra, televizyona geçerek Number One TV ve MTV’de televizyon programları hazırladı. Televizyonculuk kariyeri süresince çeşitli reklamlarda rol aldı.

Müzisyenlik kariyeri, Irwin Welsh’in Porno adlı kitabının ilk yaprağına sardığı demosunu Can Saban’a gönderdiğinde yeni bir boyut kazandı.??Lise ve üniversite yıllarında amatör müzik gruplarıyla İzmir ve İstanbul'da birçok konser veren Bonomo, sonunda "Hazırım" diyerek ilk albümü için kolları sıvadı. Yaklaşık iki yıllık hummalı bir hazırlıktan sonra da Ocak 2011’de Can Saban'ın yapımcılığı ile ilk albümü “Meczup”u yayınladı.

ALDIĞI ÖDÜLLER

- 8. Radyo Boğaziçi Müzik Ödülleri 2011 'En İyi ÇıkışYapan Sanatçı'

- 38. Altın Kelebek Televizyon Ödülleri 2011 'En İyi ÇıkışYapan Solist'
posted from Bloggeroid
Related Posts with Thumbnails